TÜRKÇE KİTAPLARINDA SÖZCÜK DAĞARCIĞINI GELİŞTİRME
SORUNU VE ÇÖZÜM YOLLARI
Ahmet Pehlivan
1. Giriş
Günümüzde Türkçe ders kitapları üzerine birçok yazı yazılmış, bu konuda çok
sayıda çalışma yapılmıştır. Burada söz konusu çalışmaların hepsini belirtme
olanağı yoktur. Bununla birlikte Türkçe ders kitapları ile ilgili çalışmalardan
bazıları şöyle sıralanabilir: Aydın (1999), Dündar (1993; 1994), Er (1983), Eren
(1994), Göğüş (1991; 1994), Karababa (2002: 33-39), Kırca (1992), Küçük (1993; 1996, 1998), Parlakyıldız (1999), Sezer, (1990; 1994), Tekin (1997). Bu
çalışmalarda Türkçe kitaplar, dilbilgisi öğretim yönteminden metin niteliğine,
metinlerin yazar kadrosundan metnin anlaşılmasına dönük sorulara, kitaplardaki
bilgi yanlışlarından sözcük tanımlamalarındaki eksikliklere kadar birçok yönden
incelenmiştir. İncelenebilecek bir diğer konu da; Türkçe kitaplarının öğrencinin
sözcük dağarcığına katkısıdır.
Sözcük ve sözcük öbeklerinin öğretimi anadili öğretiminin en önemli
çalışmalarından biridir. Çünkü okuma, yazma, konuşma ve dinleme olarak
belirtilen dört dilsel becerinin kazandırılması ile sözcük dağarcığı arasında sıkı bir
ilişki vardır. Öğrencilerin okuduklarını ve dinlediklerini anlamaları, sözcükleri
doğru anlamlandırmalarına bağlıdır. Sözcük dağarcıkları zengin kişilerin konuşma
ve yazma becerilerini daha etkili işletmeleri doğaldır. Ayrıca sözcük dağarcığının
zenginliği öğrencilerin diğer derslerdeki başarısına da etki eder. Dolayısıyla
özellikle anadili ders kitaplarında öğrencilerin sözcük dağarcıklarını geliştirmeye
yönelik çalışma ve alıştırmaların üzerinde durulmalı, bu çalışmalara önem
verilmelidir. Türkçe eğitimin amaçlarından birinin; "Türlü etkinlikler yoluyla
öğrencilerin kelime dağarcıklarını geliştirmek" (İlköğretim Okulu Türkçe
Programı, 2002: 7) olması da ders kitaplarında sözcük dağarcığını geliştirme
çalışmalarına önem verilmesi gerektiğinin başka boyutudur.
1.1. Amaç
Bu çalışmanın amacı, Türkçe ders kitaplarındaki metinlerde sözcük seçimi ve
öğretiminin nasıl olduğunu irdelemek, bunların eksikliklerinin olup olmadığını
belirlemek ve bir anadili ders kitabında ne gibi sözcük çalışmalarına yer verilmesi
gerektiği ile ilgili öneriler sunmaktır.
2. Yöntem
Çalışmada literatür taraması yoluna gidilmiş, 2003-2004 öğretim yılında
Tebliğler Dergisi'nde okutulması önerilen değişik yayınevleri ve yazarlara ait,
random örnekleme yoluyla seçilen toplam 6 Türkçe ders kitabı öğrencilerin sözcük dağarcığını zenginleştirme yönünden incelenmiş, bu kitaplardan elde edilen veriler ortaya konmaya çalışılmıştır. Tabii ki 6 kitap piyasadaki Türkçe kitaplarının tümünü temsil etmez, ancak Türkçe kitaplarında sözcük seçimi ve bunların niteliği hakkında bir fikir verebilir.
Anadili Ders Kitaplarında Sözcük Dağarcığı
Türkçe ders kitaplarında sözcük çalışması yapmadan önce şu soruların yanıtları
alınmalıdır:
. Hangi sözcüklerin öğretilmesi gerekmektedir?
. Bir kitapta, bir ders saatinde, bir okuma parçasında kaç sözcük öğretilecek?
. Bilinmeyen ve öğretilecek sözcüklerin oranı ne kadar olacak?
. Bu sözcüklerin öğretimi için ne kadar zaman ayırmalı?
. Bunlar ne kadar sıklıkla tekrarlanacak ya da ne kadar sıklıkla tekrarlanırsa
öğrenci bunları öğrenebilecek?
. Kitapta öncelikli olarak hangi sözcükler öğretilecek? Bunların öğretiminde
görsel materyallerden nasıl yararlanılacak?
. Hangi tür sözcüklerin öğretiminde daha çok uygulamaya gereksinim vardır?
. Öğretmen bu sözcükleri öğretirken kitabın içinden veya dışından ne
çeşitlilikte ve miktarda beklenmeyen ek sözcük vermek zorunda kalacaktır?
(Mccullough, 1974 58-74).
Türkçe ders kitabında sözcük öğretiminde düşünülmesi gereken ilk nokta,
hangi sözcüklerin öğretileceğidir. Bunun yanıtı da öğretilecek sözcüklerin
öğrencilerin günlük hayatlarında karşılaşabilecekleri ve asıl önemlisi, kendi
düşüncelerini, duygularını, dileklerini yaş ve düzeylerine göre ayrıntıları ile,
incelikleri ile anlatabilmelerinde işe yarayacak, kullanacakları sözcükler,
sözcük grupları, deyimler, terimler vb. olmalıdır (Temel Eğitim Okulları Türkçe
Eğitim Programı, 1988: 71). Bunun için de öğrencilerin o yaş düzeyine göre söz
varlıklarının bilinmesi gerekmektedir. Günümüzde Türkçe için belirli yaşlardaki
çocukların sözvarlığının ne olduğu, bunların hangilerinin etkin sözvarlığı,
hangilerinin edilgin sözvarlığını kapsadığı konusunda pek çalışma yoktur. Ayrıca
belirli yaş gruplarındaki öğrencilerin sözcük kullanım sıklığının bilinmemesinden
dolayı Türkçe ders kitabına seçilen sözcükler yazarların kendi deneyimine
kalmaktadır. Tabii ders kitaplarında sözcük çalışması yapmadan önce en çok
kullanılan sözcükleri seçmek bir ilke olarak benimsenmelidir. Fakat en çok
kullanılan sözcükler hangileridir? sorusunun yanıtı pek yoktur. Anadili ders
kitapları oluşturulurken sözcük sayımlarından yararlanılmalı, hangi sözcüklerin
öğretimine yer verileceği, bir parçada kaç sözcüğün bulunması gerektiği, bunların ne kadarının yeni sözcük, ne kadarının farklı sözcük olacağı bilinmeli ve ders kitapları bu yaklaşıma göre hazırlanmalıdır. Örneğin, bu yaklaşımla hazırlanması düşünülen Hindu I-V. sınıf anadili ders kitabı için şu değişkenlerin dikkate alınması önerilmektedir (Mccullough, 1974):
Çizelge I-V. Sınıf Anadili Ders Kitaplarında Sözcük Dağarcığını
Geliştirme ile İlgili Bazı Değişkenler
____________________________________________
Değişkenler
____________________________________________
Her kitapta bulunması gereken sayfa sayısı
Kullanılan sözcük sayısı
Her sayfadaki sözcük sayısı
Yazı büyüklüğü
Satır uzunluğu
Bir tam sayfadaki satır sayısı
Her satırdaki ortalama sözcük sayısı
Her parçadaki ortalama sözcük sayısı
Her kitaptaki yeni sözcük sayısı
Her kitaptaki farklı sözcük sayısı
Yeni sözcük/kullanılan sözcük oranı
Bir günde kullanılacak yeni sözcük ortalaması
Her sayfadaki yeni sözcük sayısı
Yeni sözcüklerin parça içindeki arzulanan yinelenme sayısı
Yeni sözcüklerin sonraki parçalardaki yinelenme oranı
Kitaptaki parça sayısı
Kitaptaki ünite sayısı
Her parçaya ayrılan sayfa sayısı
Her kitaptaki değişik tür ve içeriğe sahip sayfa sayısı
____________________________________________
Türkçe için bu tür verilerden yararlanılmaması nedeni ile anadili ders kitaplarındaki metinlerde ve sözcük çalışmalarında hangi sözcüklerin bulunması
gerektiğiyle ilgili şu soruların yanıtları yol gösterici olabilir:
1. Öğrenciye kazandırmak istediğimiz sözcük, onun yaşam boyu
kullanabileceği, kendisine gerekli olan bir sözcük mü, yoksa metnin iyi
anlaşılabilmesi için anlamına ihtiyaç duyulan ama canlı olmayan bir sözcük mü?
2. Aynı sözcük, öğrencinin bu konudaki ihtiyaç önceliklerine ve dil, düşünce
gelişimine uygun mu? (Cemiloğlu, 1998: 137).
Seçilen Türkçe ders kitapları incelendiğinde okuma parçalarında ya da
metinlerde geçen ve çalışma yapılması istenen sözcüklerin genellikle çocuğun
yaşamıyla ilgili, dahası düşünce ve duygularını anlatabilmesine yardımcı olacak
nitelikte olduğu söylenebilir. Ancak yaşının üstünde veya altında olup
olmadıklarının sözvarlığı çalışmalarıyla belirlenmesi gerekmektedir. Çünkü
Tebliğler Dergisince onay almış piyasadaki bir 5. sınıf ders kitabında video,
onarmak ve kılıf sözcüklerinin anlamları ile ilgili çalışma yapılması
istenebilmektedir (Tekışık, 2000: 161). Aynı seviyedeki diğer kitapta plaj
sözcüğünün anlamı sözlükten buldurulmaya çalışılmaktadır (Ayata ve ötk., 2001:155). Bir 6. sınıf kitabında hala sözcüğünün anlamının öğrenilmesi istenmiştir (Aksakal ve ötk., 2001: 35-36). İncelenen dördüncü sınıf kitabında penguen sözcüğünün anlamı sözlükten buldurulmaktadır (Bakırcıoğlu ve Yalçın, 2001: 35).
Bunlar zaten bu seviyedeki çocukların bilmesi gereken sözcüklerdir. Bunun dışında kitaplarda öğrencinin yaşamı ile ilgili olmayan, günlük yaşamda kullanmayacağı sözcüklere rastlamak da mümkündür. Örneğin, 5. sınıf için hazırlanmış bir kitapta tak, haseki, kırk ikindi gibi (Tekışık, 2000), 3. sınıf kitabında da yavşan, ahlat gibi sözcükler verilip öğrenciden bunları cümlede kullanması ve öğrenmesi beklenmektedir (Aksakal ve Çetin, 2001). Bu sözcüklerin çocukların yaşamıyla ne kadar ilgili olduğu tartışılabilir. İlgili sözcüklerin metnin anlamını kavramak için öğretilmesi düşünülmüşse, bunların eş anlamlısı metinde ayraç içinde verilebilir veya açıklaması dipnot olarak gösterilebilirdi. Yine aynı 3. sınıf kitabında öğrenciden insanlık sözcüğünün anlamını sözlükten bulması ve bunu bir cümlede kullanması istenmektedir (Aksakal ve Çetin, 2001: 136). Bu yaş grubundaki çocuk sözlükten bulacağı açıklama ile insanlık sözcüğünü kavrayabilir mi?
Öğrenciye hangi sözcüklerin öğretileceği belirlendikten sonra bir ders kitabında
kaç tane sözcüğün öğretimine yer verileceği sorusunu burada atlamamak gerekir.
Yani anadili ders kitabı yabancı dil öğretimi kitaplarında olduğu gibi belirli bir
sözcük dağarcığını kazandırmayı hedeflemelidir. Türkçe ders kitabı hazırlanırken
bu gibi hedefler ortaya konmalı, bir derste, kitapta kaç sözcüğün öğretilebileceği ile ilgili çalışmalar yapılmalıdır. İncelenen kitaplara bu açıdan bakılınca, piyasada bulunan aynı seviyedeki bir kitap diğerinin yaklaş ık 6 kat ı
sözcük öğretmeyi hedefleyebilmektedir. Örneğin, Milli Eğitim Bakanlığının
(MEB) yayınladığı İlköğretim Türkçe 5 ders kitabında (Ayata ve ötk., 2001) yapı
ve tür çalışmaları dışında; sözcüğün tanımını bulma, tanımı verilen sözcüğü cümle içinde kullanma, eş anlamlılık, karşıt anlamlılık, eş seslilik (eş anlamlı, eş sesli, karşıt anlamlı sözcük çalışmasının her biri eşiyle birlikte iki sözcüğün öğretimi çalışması sayılırsa) çalışmalarıyla birlikte toplam 98 sözcüğün öğrenilmesi ve üzerinde çalışma yapılmasının hedeflendiği görülürken, piyasada satılan aynı seviyedeki bir başka kitapta bu rakam 555'tir (Tekışık, 2000).
Çocuğun yaş, düzey ve ihtiyaçlarına göre hangi sözcüklerin ele alınıp ne kadar
öğretileceği yanında Türkçe ders kitaplarındaki sözcük çalışmalarında değişik türde alıştırma ve çalışmaya yer verilip verilmediğinin de incelenmesi gerekmektedir.
“Anadili ders kitaplarında sözcük öğretimi çalışmalarında ne kadar çok etkinlikten, alıştırmadan yararlanılırsa, öğrenilen sözcükler o kadar kalıcı olur, hafızaya yerleşir” düşüncesi temel alınmalıdır. Nitelikli bir anadili ders kitabında öğrencinin sözcük dağarcığını geliştirmek için değişik alıştırmalara yer vermek gerekir. Öğrencide ancak bu yolla daha kalıcı bir sözcük dağarcığı oluşturulabilir. Sözcük dağarcığıyla ilgili birçok alıştırma türü olmasına rağmen tüm alıştırmaların genel olarak iki türe ayrıldığı söylenebilir: Birinci türdeki etkinlikler sözcüğün anlamı üzerinde odaklanır. İkinci türdekiler ise sözcüğün yapısı ve onun oluşturduğu bağlamla ilgilidir. Sözcüğün yapı çalışmaları üzerindeki alıştırmalar öğrencinin kökleri ve ekleri tanımasına yardımcı olur. Sözcüğün kökünü, ekini ayırıp yeni sözcükler türetme, düzenleme alıştırmaları, birleştirme alıştırmaları, bağlantı sözcükleri alıştırmaları yapı ve bağlamla ilgili anılabilecek alıştırmalar arasındadır. Ders kitaplarında sözcük dağarcığını geliştirmede de yararlanabilecek sözcüğün anlamı üzerinde odaklanan alıştırmalar; sözcüğün anlamını kestirme uygulamaları, eş anlamlılık, karşıt anlamlılık alıştırmaları ve aynı anlamsal alanla ilgili olan sözcüklerle (Örneğin, yiyeceklerin adları, spor malzemeleri vb.) (Bowman ve ötk. 1989) eş seslilik çalışmalarıdır. Değişik kaynakların sözcük dağarcığını geliştirmek için önerdiği çalışmaların (Aygün, 1999; Bowman ve ötk., 1989; Göğüş, 1978, 366-368; Kavcar ve ötk., 1995: 82, Özdemir, 1987: 184-210; Vocabulary Teaching Activities, 2001) Türkçe ders kitaplarında kullanılabilecek
olanları toparlanırsa, kitaplarda sözcük dağarcığını zenginleştirmede şu etkinlik ve alıştırmalardan yararlanılabilir:
1. Görsel materyallerden yararlanma,
2. Okuma, yazma, dinleme, konuşma ve dilbilgisi çalışmalarından yararlanma,
3. Sözlük defteri oluşturma, bunu kullandırma,
4. Sözlük ve yazım kılavuzu kullandırma,
5. Gözlem ve yaşantılara yer verecek durumlar oluşturma,
6. Sözcüklerin değişik anlamlarını seçtirme alıştırmaları,
7. Yabancı sözcüklerinden aynı ekle sona erenleri buldurma,
8. Ayrı ayrı verilmiş sözcüklerden bileşik sözcük oluşturma, bileşik sözcükleri
sözcüklerine ayırma,
9. Bazı deyimlerin bağlı olduğu hikayeleri anlatma, araştırtma,
10. Anlamca değiştirme çalışmaları,
11. Sözcüğün yapısını inceleme çalışmaları,
12. Sözcükleri ilgili oldukları konulara, eş, yakın ve karşıt anlamlarına göre
sınıflama, ayırma çalışmaları,
13. Sözün gelişinden bir sözcüğün anlamını çıkarabilme ile ilgili çalışmalar,
14. Sözcüğün anlamını buldurma ile ilgili çalışmalar,
15. Eş ve benzer sesli sözcüklerle ilgili alıştırmalar,
16. Çok anlamlı sözcükleri ve onların anlamlarını buldurma, birçok anlamı verilen
sözcükten hangisinin cümledeki anlamı karşıladığını seçtirme,
17. Bir kavramla ilgili değişik sözcükler türetme, buldurma,
18. Bir sözcüğün hangi sözcüklerle birlikte kullanılabileceğini gösteren
alıştırmalar,
19. Bağlantı sağlayan sözcüklerle ilgili alıştırmalar,
20. Uzun bir sözcük verip bunun içinden başka sözcükler çıkarma,
21. Bilinen bir sözcüğün baş harfini değiştirip yeni sözcük oluşturma,
22. Basamak oluşturma; bilinen bir sözcükten başlayıp, her sözcüğün son
harfinden yeni sözcük oluşturarak basamakları tamamlama,
23. Varlıkları karşılaştırarak benzetmelerden yararlanma,
24. Sözcük bilmecelerinden yararlanma,
25. Bulmacalar,
26. Şarkılar, şiirler.
Özellikle MEB'in yayınladığı Türkçe 5 kitabında (Ayata ve ötk., 2001),
sözcüklerin yapısı ve türü ile ilgili çalışmalar dışarıda bırakılırsa, sözcük tanımı ve
tanımlanan sözcüklerin birer cümlede kullanılmasının istenmesi ile birkaç eş sesli
ve eş anlamlı, bileşik sözcük çalışmasında çeşitli türdeki etkinliklere pek yer
verilmediği görülmektedir. Ayrıca kitapta bu etkinlik ve alıştırmaların sayısı da
incelenen diğer kitaplara göre azdır (Aksakal ve Çetin, 2001; Aksakal ve ötk.,
2001; Bakırcıoğlu ve Yalçın 2001; Kapulu, 2001; Tekışık, 2000). Çalışmada
incelenen kitaplarda en çok kullanılan sözcük dağarcığını geliştirme alıştırmaları,
yeni öğrenilen sözcüğü cümle içinde kullandırma ve sözcüğün anlamını buldurma
ve inceletmedir. Bunların yanında kitaplara; ekler ve köklerle yapılan yapı ve
sözcük türü çalışmaları, sözlük kullandırma, sözcüklerin değişik anlamlarını
seçtirme, anlamca değiştirme çalışmaları, bileşik sözcükleri ayırma, ayrı
sözcüklerden bileşik sözcük oluşturma, çok anlamlı sözcüklerin anlamlarını
buldurma, eş seslileri açıklama ve cümlede kullandırma gibi alıştırma ve etkinlikler de konmuştur. Kitaplardaki sözcük çalışmalarında çeşitli oyunlar, bilmeceler, bulmacalara yer verildiği, özellikle yazılı anlatım becerisini geliştirecek ve metinde akıcılığı sağlayacak olan bağlantı sözcüklerle ilgili alıştırmaların olduğu pek söylenemez.
İncelenen farklı yayınevlerine ait 6 Türkçe ders kitabında yeni öğrenilecek
sözcüğün anlamını kavratmayla ilgili olarak en çok yer verilen etkinlik olan
sözcüğün tanımının verilip birer cümlede kullanımının istenmesi çalışmalarında
bazı sözcüklerin açıklamalarının yanlış veya eksik olduğu görülmüştür. Yanlış,
eksik tanım ve açıklamaları göstermek gerekirse; incelenen 3. sınıf Türkçe ders
kitabında bayrak sözcüğünün tanımı, "Bir ulusun özgürlüğünün simgesidir",
şeklinde verilmiştir (Aksakal ve Çetin, 2001: 32). Bu doğru ama açıklama eksik.
Bir başka kitapta anı sözcüğünün açıklanmasında sadece hatıra denmiştir (Aksakal ve ötk., 2001: 17). Bir diğerinde resmEE iş sözünün anlamının sözlükten bulunması istenmektedir (Ayata ve ötk., 2001: 152). Burada belirtilmelidir ki bu söz ne Türk Dil Kurumunun ne de Dil Derneğinin sözlüklerinde bulunmamaktadır.
Yine incelenen 4. sınıf Türkçe ders kitabında uçurumdaydı sözcüğünün anlamının öğrenilmesi istenmektedir (Bakırcıoğlu ve Yalçın, 2001: 41). Türkçede
uçurumdaydı diye bir sözcük kökü ya da gövdesi bulunmamaktadır.
Sözcük dağarcığını geliştirmek için metin incelemesi yanında diğer anadili
becerileri ve etkinlik alanları ile ilgili çalışmalardan da yararlanılmalıdır. Kitaplar
bu açıdan incelenince -Aksakal ve arkadaşlarının (2001) kitabı dışında- yapılan
çalışmaların okuma parçalarıyla ilişkilendirildiği, ancak diğer anadili etkinlik
alanları ve becerileriyle pek ilişkilendirilmediği görülmektedir.
Dil öğretiminde öğrenci sözcükleri tam olarak anlamıyla, türü ve yapısıyla,
boğumlanma ve yazılışıyla öğrenmelidir. Sözcük anlamı, yazılışı ve cümlede
kullanış şekliyle öğretilmedikçe öğrenilmiş sayılmaz (Öz, 2001: 268). Dolayısıyla
sözcüğün sadece anlamının öğrenilmesi ile kalınmayıp sözcükle ilgili
boğumlanma, yazım ve kullanım alıştırmaları yapılmalıdır (Aygün, 1999: 14).
Gerçek anlamda bir sözcük öğretimi düşünme süreçlerinden soyutlanmamalı,
bilişsel stratejileri, bilişsel yapıyı ve kendi kendine öğrenme yaklaşımını göz
önünde bulunduran yol ve araçlarla yapılmalıdır (Budak, 2000: 24-25). İncelenen kitapların iki tanesinde sözcüğün boğumlanması ile ilgili alıştırma vardır (Bkz. Aksakal ve ötk., 2001; Bakırcıoğlu ve Yalçın, 2001). Türkçe sözcüklerin boğumlanması ile ilgili çalışmaların olmaması ölçünlü Türkçeyi kullanan bölgelerdeki çocuklar için sorun olmayabilir, ancak ağız konuşan yörelerdeki öğrencilere okutulacak kitaplarda bu durum sorun yaratabilir. Bununla birlikte dilimize yabancı dillerden giren sözcüklerle ilgili boğumlanma alıştırmalarına önem verilmelidir. Örneğin, kitaplarda bulunan baht, reddetmek, tasarruf, binaenaleyh, zatürree gibi sözcüklerin yazımının birer kez cümlede
kullanılmayla öğrenilebileceği düşünülemez. Bu gibi yazımı ve boğumlanması zor
sözcüklerin öğretimi için kitaplarda daha fazla uygulama yaptırılmalıdır. Öğrencilere kalıcı bir sözcük dağarcığı kazandırmak için ders kitaplarında öğrencinin sözcük dağarcığını zenginleştirmede sözcüklerin anlamlarını öğretecek alıştırma ve etkinliklerle yetinilmemelidir. Çünkü bir sözcüğü öğrenme sadece onun anlamını bilmekle bitmez, öğrenci gerektiğinde onu doğru boğumlanma ile kullanabilmeli ve doğru yazabilmelidir. Dolayısıyla Türkçe ders kitabı hazırlanırken sözcük dağarcığını zenginleştirmek için yeni sözcük öğretme alıştırmaları yanında kitaplara tekrar ve pekiştirme alıştırmaları konması gerektiği de unutulmamalıdır.
Türkçe ders kitapları tekrar ve pekiştirme alıştırmaları açısından incelenince,
bu tür alıştırmalarının sadece sözcüklerin yapısının öğretimi ile ilgili olduğu
görülmektedir. Örneğin, ek verip sözcük buldurma, bir sıra sözcüğe bunları
ekleterek yeni sözcük oluşturma, sözcükleri ek ve köklerine ayırma ile ilgili çeşitli tekrar ve pekiştirme alıştırmaları bulunmaktadır. Ancak sözcüklerin anlamalarının, kullanımlarının ve yazımlarının öğretimiyle ilgili tekrar ve pekiştirme alıştırmasına hemen hemen hiçbir kitapta yer verilmemiştir. Sözcüğün anlamı ve kullanımıyla ilgili tekrar çalışması olmayışı yeni öğrenilen sözcüğün zamanla unutulup gitmesine neden olacaktır.
SONUÇ
Çeşitli yazarların birçok yönü ile değerlendirdikleri Türkçe ders kitaplarının
incelenmeye değer bir boyutu da sözcük dağarcığının zenginleştirilmesi ile ilgili
çalışmalarıdır. Kitaplar incelendiğinde, yapı ve tür çalışmaları yanında sözcük
dağarcığını geliştirmek için genelde parçalardan sonra tanım verildiği ve bu
sözcüklerin bir cümlede kullanımının istendiği görülmektedir. Ancak az sayıda da
olsa tanımlarda eksik ve yanlışlar olabilmektedir. Türkçe için yaş ve düzeye göre hangi sözcüklerin ne sıklıkla öğretileceği ile ilgili çalışmaların noksanlığından
kitaplarda öğretilmek için seçilen sözcükler yazarların kişisel deneyimlerine
kalmaktadır. Ayrıca kitaplarda sözcük dağarcığını geliştirmeyle ilgili eksik olan bir
diğer boyut da tekrar ve pekiştirme alıştırmalarının yetersizliğidir. Bu ve benzer
sorunların ortadan kaldırılması için ders kitapları, konularında uzman kişiler
tarafından hazırlanmalıdır