Ankara Milli Eğitim Müdürü Kamil Aydoğan, velilerin önemli bir kısmının çocuklarına nasıl davranacağını bilmediğini belirterek, yargılanan, kıyaslanan çocukların anne-babasından intikam almak için bilinçli şekilde başarısız olduğunu kaydetti. Aydoğan, 7-19 yaş arasındaki çocukların velilerinin bu konularda eğitilmesine yönelik özel bir proje hazırladıklarını belirterek, 100 bin veliye eğitim vermeyi amaçladıkları bildirdi.
Aydoğan, yeni eğitim-öğretim yılına ilişkin projeleri ve çalışmaları konusunda AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Eğitim-öğretimin kalitesinin artırılmasına yönelik çalışmalar yapılacağını söyleyen Aydoğan, öğretmenlerin, yöneticilerin ve öğrencilerin ''değerler eğitimi''nden geçirileceğini bildirdi. Türkiye'de bazı değerlerin korunması gerektiğini ifade eden Aydoğan, ''Çocuğun anne babasının yanında saygılı olması, karşıt görüşlere saygı göstermesi, demokrasi bilincinin gelişmesi gibi konularda ciddi bir çalışmamız olacak'' dedi.
Velilerin eğitimini de önemsediklerini belirten Aydoğan, velilerin önemli bir kısmının çocuklarına nasıl davranacağını bilmediğini vurguladı. Yargılama, kıyaslama ve aşağılama konularında velilerin eğitilmesi gerektiğini ifade eden Aydoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Eğer toplumu bu üç temel kavram konusunda eğitmezsek bizim okulda verdiğimiz özgüven, demokrasi eğitiminin hiçbir anlamı olmuyor. Çünkü çocuk eve gittiğinde 'sen her zaman böylesin' diye başlarsa anne baba, 'ne biçim insansın, ne biçim çocuksun, komşunun çocuğu şöyle, sen niye böylesin' diye başlarsa bu iş olumsuzluğa gider. Yargılanan, kıyaslanan çocuk anne babadan intikam almak için kesinlikle bilinçli olarak başarısız olur, başarmamak için elinden geleni yapar. Bunu velilere anlatmamız gerekiyor. Bu nedenle 7-19 yaş grubu velilerine yönelik özel bir projemiz var. Geçen yıl 15 bin veliye ulaşmıştık, bu yıl 100 bine çıkaracağız. Bu, uzun süreli bir eğitim olacak. Günde iki saatten 15 gün sürecek.
Temel hedefimiz şu, 2 milyon velimiz var ve bu velilerimizin tamamına bir şekilde seminerlerle, konferanslarla ulaşmaya çalışacağız. Bu eğitimden geçen velinin çocuğuyla olan ilişkileri kesinlikle nitelikli hale gelecektir. Bunu görüyoruz.''
-''OKUL ÖNCESİNDE ZORUNLU EĞİTİME BİR-İKİ YILDA GEÇERİZ''-
Ankara'da okul öncesinde okullaşma oranının 4-5 yaş grubunda yüzde 40, sadece 5 yaş grubunda da yüzde 60 civarında olduğunu anlatan Aydoğan, en önemli problemin öğretmen sıkıntısı olduğunu belirerek, bunun da okul öncesi öğretmenliği mezunlarının ücretli öğretmenliğe alınmalarıyla çözüleceğini kaydetti. Okul öncesinde okullar açılır açılmaz çocuklar okula başlamamış olabiliyor. Yıl sonuna kadar bu oranların üstüne çıkacağımızı düşünüyoruz.
Ankara'da okul öncesinde zorunlu eğitime gelecek bir-iki yıl içinde geçebileceğini dile getiren Aydoğan, 5 yaş grubunda yüzde 60 okullaşma oranına ulaşıldığını belirterek, ''Aslında şu an biz okul öncesinde 5 yaş grubunda zorunlu eğitime geçebiliriz diye düşünüyorum'' dedi.
İlköğretimde birinci sınıfa kayıt olan öğrenci sayısı ile TÜİK'in adrese dayalı sistemdeki öğrenci sayısının aynı olduğunu belirten Aydoğan, Ankara'da okul çağına geldiği halde 6 yaşını doldurduğu halde okula gitmeyen 200 kadar öğrenci bulunduğunu kaydetti. Aydoğan, ''İlköğretimde okullaşma oranı Ankara'da yüzde 100'lere ulaşmıştır ve Türkiye'nin en iyi durumundaki ilidir. Okula gitmeyenleri de biz tanıyoruz. Ya özürlü ya da sisteme kayıtlı olduğu halde il dışına gitmiş ve kaydını henüz almamış. Engellileri de okullara yönlendiriyoruz. Her öğrenciyi tek tek tanır durumdayız. Bu önemli birşey'' diye konuştu.
Ortaöğretimde de okullaşma oranının yüzde 83 ile Türkiye ortalamasının yaklaşık 20 puan üstünde olduğunu belirten Aydoğan, kız erkek dağılımının da birbirine yakın olduğunu anlattı. Ankara'da kız öğrencilerin okullaşma oranlarının yükseltilmesi konusunda çalışmalar yürüttüklerini söyleyen Aydoğan, ''İlköğretimi bitirmiş olan kız çocuklarını tek tek tespit ediyoruz, okula kaydolmamış olanları okullara kaydetmeye çalışıyoruz. İlköğretimi bitiren her çocuğumuz aşağı yukarı liseye kaydoluyor. Ankara Türkiye'ye model olacak bir görüntüye sahip'' dedi.
-ÖĞRETMEN AÇIĞI ÜCRETLİ ÖĞRETMENLE KAPATILIYOR-
Ankara'daki öğretmen açığının ücretli öğretmenlik yöntemiyle giderilmeye çalışıldığını belirten Aydoğan, KPSS Eğitim Bilimleri Sınavı iptal edilmeden önce Ankara için 500 öğretmen planlandığını, ihtiyaç kadar ücretli öğretmen alındığını anlattı.
Aydoğan, Ankara'nın Pursaklar, Keçiören, Altındağ, Mamak ve Sincan ilçelerinde fiziki altyapının yetersiz kaldığını, bunların dışındaki ilçelerde sınıf mevcutlarının ortalama 30 ve altında olduğunu kaydetti. Bu beş ilçede arsa sorunu nedeniyle sınıf mevcutlarının daha kalabalık olduğunu söyleyen Aydoğan, Ankara'nın bu yıl bin yeni dersliğe kavuştuğunu belirterek, ''Hedefimiz her yıl Ankara'ya bin derslik kazandırmak. Böylece sınıf mevcutları düşecek'' diye konuştu.
Bu dersliklerin MEB'in genel bütçeden gönderdiği kaynağın yanı sıra il özel idaresinin ve hayırseverlerin bağışlarıyla ve TOKİ tarafından yaptırıldığını söyleyen Aydoğan, böylece ilköğretimde sınıf mevcutlarının 35'e, ortaöğretimde 32'ye düştüğünü anlattı.
-GÜVENLİK-
Okulların güvenliği konusunda Emniyet Müdürlüğü ile sıkı işbirliği yaptıklarını dile getiren Aydoğan, ''Şu anda her okuldan sorumlu güvenlik elemanı var. Geçen yıl hiçbir olay yaşanmadı. Olaylar neredeyse sıfırlandı diyebiliriz. Kavga, yaralama, okul çıkışında öğrenci dövülmesi, okul dışındaki kişilerin öğrencileri taciz etmesi sözlü ve fiziki olarak bu tür şeylerle çok fazla karşılaşıyorduk, geçen sene olmamıştı. Bu sene de güvenli ortamın devam edeceğini söyleyebilirim'' dedi.
Okulların temizliği konusuna da değinen Aydoğan, ''Okulların temizliği bizim sorunumuz. Temizlik elemanına ihtiyacımız var. İhtiyacımızın ancak yarısı kadar hizmetli görev yapıyor. En az bin tane temizlik elemanına ihtiyacımız var. Bunları da okul aile birliklerimiz veya 3 kişinin yapacağı temizliği iki kişi yaparak yürütüyoruz. Şu anda bu, bir sorun olarak önümüzde duruyor'' dedi.